evli bi sofi çift varmış.adam karısına hiç güzel söz söylemezmiş.
(tipik türk erkeği) karısı artık bi gün dayanamamış, ya sen niye
beni hiç sevmiyosun, hiç güzel söz söylemiyosun, bi eline sağlık
bile demiyosun demiş…adam: “ben nakşiyim de ondan” demiş
. sultan Muhammed Raşid hz.(k.s)’nin URFALI bi sofisi Sultan’a sormuş:
“kurban biz cennete gidince çiğ kögte yiyecek miyiz?” Mübarek gülümsemiş.
Urfalı tekrar: “kurban peki biz mi hazırlayıp yiycez, yoksa hazır mı gelecek?” diye..
M.Raşid hz.lerini görenler, “Biz Seyda’nın ne ondan önce, ne ondan sonra bu kadar güldüğünü hatırlamıyoruz” demişler..
yine sultan hz. leri (k.s) zamanında:
mübarek sürgüne gönderilince sofilerden biri hasretine dayanamamış,
mürşidine gitmenin bir yolunu aramış. gazeteci gibi gidecekmiş, fotoğraf
makinesi boynunda, sakal bir karış, gitmiş.. kapıda asker çevirmiş, sormuş:
“kimsin” sofi: “gazeteceyim inşallah” asker: “sofi misin?” sofi: “değilim kurban”